Baş ağrısı , insanların karşılaştıkları yaygın bir sağlık sorunudur. Büyük bir bölümünü gerilim türünde baş ağrısı ya da migren gibi kronik baş ağrıları sebep olmaktadır. Hastayı çok rahatsız etmesinin yanında baş ağrıları önemli işgücü kaybı, sağlık harcamaları ve benzeri ekonomik sıkıntılara neden olur.
Migrenli hastaların yaklaşık % 60-70'ı henüz tanı almamıştır. Baş ağrısı ile doktora giden hastalar, % 54 ile sürekli gerilim türünde baş ağrısı olan hastalardır. Bu hastalara sıklıkla hipertansiyon, kronik sinüzit ve boyunda kireçlenme gibi yanlış teşhisler koyulmaktadır.
Baş ağrısının sebebi olarak bazen beynin ya da vücudun başka bölgelerine ait hastalıklar sebep olmaktadır. Bu baş ağrılarına sekonder(ikincil) baş ağrısı denir. Örneğin kansızlık,kazalar,tümörler,enfeksiyonlar,kanamalar veya ilaç yan etkileri sayılabilir. Migren, gerilim tipi baş ağrısı ya da küme tipi baş ağrısı gibi altında başka bir hastalık yatmıyorsa,bu tür ağrılara birincil (primer) baş ağrıları denir.
Baş ağrılarının %50 sinden daha fazlası gerilim türü baş ağrısıdır. Gerilim türü baş ağrıları hem daha hafif geçer, hem de günlük hayatı pek negatif etkilemezler. Bu tür ağrılarda tedaviye daha hızlı cevap verilir. Aralıkla gelen bu ağrılar nadiren de olsa sürekli bir hal alarak çok rahatsız edici boyuta ulaşabilir. Bunun dışında küme baş ağrıları, günlük süregelen baş ağrıları gibi daha nadir gözüken baş ağrısı türleri de bulunmaktadır.
Eğer baş ağrısının altında herhangi bir neden yattığı anlaşıldıysa, tedavi bu nedene yönelik yapılacaktır. Hastada birincil bir baş ağrısı ortaya çıktıysa ağrı türüne göre ve kişiye özel bir tedavi yöntemi belirlenmelidir.
İlaçla tedavinin yanında destek tedavileri (fizik tedavi,rehabilitasyon,psikolojik ve supplementer tedaviler) de hastalara büyük oranda iyileştirici etki sağlarlar.
Baş ağrıları ve tedavi yöntemleri ile ilgili ağrı hakkında ön bilinçlenme ve ağrı yönetimine sahip olmak, hastalar için tedavi öncesinde atılacak adımlar açısından önemlidir.